Bu satırlarda daha önce Pilot olmamak için 10 makul sebep yazısını okuyan okurun, bu hafta da pilot olmak için 10 makul sebep yazısı ilgisini çekebilir.
Yaklaşık 2 veya en geç 3 yıl içinde pilotluk sertifikanızı alıp havayollarında pilot olmak için iş aramaya başlayabilirsiniz. Pek çok ülkede üniversite mezunu olmanın zorunluluk olmadığı pilotluk mesleğine kolayca erişmek mümkün. Doktor olmak gereken sürenin en az 10-12 yıl olduğunu düşündüğümüzde aradaki fark büyük. Üniversite mezunu olmak kaydıyla bile 6 yıl içerisinde kokpite oturabilirsiniz. Henüz akranlarınızın okulda dirsek çürüttüğü bir dönemde, siz pilot olarak havayollarında ciddi para kazanmaya başlamış olabilirsiniz.
Uçuş ekipleri sürekli farklı bireylerden oluşur. Bir yolculukta beraber çalıştığınız kaptan pilot, yardımcı pilot ve kabin ekibi, başka bir uçuşta yeni kişiler olarak karşımıza çıkar. Bu da sizin hem sosyal hem iş çevrenize olumlu etki eder. Ayrıca özel jetlerde pilotluk yaparak çok farklı profillerdeki insanlarla, zengin kişilerle tanışma ve çalışma şansı bulabilirsiniz. Kargo taşımacılığı, yangın söndürme uçakları, hava taksi gibi farklı uçuş tiplerini düşündüğümüzde her gün değişik profillerde yeni insanlarla tanışmak mümkün.
Eğer yapı itibariyle analitik düşünen ve kısmen içe dönük olan bir kişiyseniz, dar bir ekiple beraber küçük bir ofiste -kokpitte- çalışmak size uygun olabilir. Büyük ve açık bir ofiste, kalabalık bir çalışan grubu içinde, sıklıkla odaklanmanızı bozacak bir iş ortamı yerine, kokpitte sadece 2-3 kişi ile çalışmak, toplam 8-10 kişilik bir ekiple takım çalışması içinde olmak hayatınızı kolaylaştırabilir.
Çalıştığınız havayolu ne kadar çok farklı noktaya uçuyorsa, bu sizin için o kadar farklı yerleri görmek, oralarda bedeli başkası tarafından ödenmiş bir şekilde konaklama ve tatil yapma demektir. Uzun uçuşlar sonrasında konaklama yaptığınız ülkelerde, şehirlerde bir ya da iki gün çevre gezilerine çıkma olanağı çekici. Aynı uçuşlara çok uygun fiyatlı biletlerle sevdiğiniz kişileri yanınızda götürmeniz de mümkün. Bu da sizin için çok düşük maliyetli bir şekilde dünyayı görmek ve tanımak demek.
Aile bireyleriniz de burada sözü edilmesi ayıp olacak düşük ücretlerle dünyanın her yerine uçabilir. Ayrıca pek çok havayolu çalışanlarına yılda 2-3 adet ücretsiz bilet verirler. Bu da hiçbir maliyet olmadan seyahat etmek demek. Havayollarının birbirleri ile yaptığı anlaşmalar sayesinde sadece çalıştığınız hava yoluyla değil, anlaşmalı diğer havayolları ile standart bilet fiyatının yarısından aşağı bile olabilecek fiyatlarla uçabilirsiniz. Sizin havayolunuzun uçmadığı bir noktaya anlaşmalı havayolları aracılığı ile kolayca ulaşabilirsiniz. Bu avantajların hepsi pek çok durumda aile bireyleriniz için de geçerlidir.
Pilotların çok büyük bir bölümü işlerine gerçek bir tutkuyla bağlıdır. Standart bir ofiste çalışmaktansa, büyük gövdeli bir uçağın kokpitinde çalışmak paha biçilemez. Bir uçağın iniş ve kalkış anlarını gerçekleştirmek, son teknoloji bir hava aracını kullanmak, dünyayı binlerce metre yükseklikten izlemek, ofiste günlük bir toplantıya katılmaktan daha çekici.
Bu avantaj belki erkek pilotlar için daha kritik olabilir. Apoletli üniformalar, güneş gözlükleri, zor işi başarmış olmanın verdiği özgüvenli duruş, yüksek gelir gibi unsurları düşündüğümüzde, bir pilotun karşı cins için çekici olduğu açık. Kadın pilotlar da sayıca az oldukları bir meslekte gurur abidesi olarak çekicilik unsuru olabiliyor. Aynı boy, fizikte bir pilot mu daha çekici, yoksa bir finans direktörü mü sorusunun cevabı galiba pilotlar lehine.
Herhangi bir ülke veya coğrafya ayırt etmeden, pilotluk tüm kültürlerde prestijli bir iş olarak kabul görüyor. Özellikle yapılan işin zorluğu, yüksek oranda bilgi ve beceri gerektirmesi, belli oranda cesaret içermesi, pek çok insanın yapmaktan çekineceği bir meslek olması, pilotluğu prestijli meslekler arasına koyuyor. Tıp alanında doktorların hasta üzerindeki hayati öneme sahip sorumlulukları gibi, pilotların da yolcuları güvenli bir şekilde bir noktadan bir noktaya taşımak gibi sorumlulukları var. Bu sorumluluk bazen kahramanca hikayelere konu olacak kadar kritik. Bu açıdan baktığımızda işin önemi prestiji beraberinde getiriyor.
Özellikle kaptan pilotların ve büyük havayollarında iş bulabilmiş deneyimli pilotların iyi kazandığını biliyoruz. Pek çok meslek grubu ile karşılaştırıldığında, kariyer basamaklarını zorluklarla, mücadeleyle ve belirsizliklerle tırmanmak yoluyla elde edeceğiniz gelir, pilotluk mesleğinde sadece aynı işi yaparak (uçak uçurarak), deneyimle beraber kıdem kazanarak elde edilebiliyor. Ayrıca uzun yolculuklarda, pilotların çalışmadıkları saatler, hatta yataklarında uyuyarak geçirdikleri süreler bile mesai sayıldığı için gelirlerine eklenir.
Yaz dönemi, geleneksel tatil zamanları gibi yoğun dönemlerinin dışında pilotlar kendilerine zaman ayırabilir. Yasal düzenlemelere bağlı olarak pilotların çalışma saatleri sınırlıdır. Uzun uçuşlardan sonra konaklama, özellikle ender sefer olan bir noktadaysa dönüş için ciddi bir zaman boşluğu yaratır. Geçirilen zaman aileden uzak olsa bile, fiilen uçağın uçurulduğu süre kısıtlı, mesai içinde bile olsalar, geçirdikleri zaman uçak kokpitinin dışındadır. Bu da kişisel zaman yaratmaya imkân tanır. Standart bir havayolunda çalışan bir pilotun, fiilen uçak uçurmadığı gün sayısı yıllık 150-200 günü bulabilir.
Artık önceki yazımızla bu yazıyı elimize alıp, şapkamızı önümüze koyup pilotluk mesleğini enine boyuna değerlendirebiliriz.
