Açlık grevlerini yok sayabilirsiniz. Yok saydığınızla burun buruna gelmenize mek parmak kaldı.
Bilinebilen zamanlardaki en masum taleplere, sınır tanımaz kibrinizle karşı koyuyorsunuz. Siz bu yeteneğinizi marifet sayıyorsunuz.
İnsan ölümleri kibrinizi okşayan bir sevince dönüşmesin.
İnandığınız her ne var ise, yaşama hakkı adına orada durun.
Yıllar boyu yürütülen inkâr politikalarının aleti olmaya bir son verin. İnat politikaları, yetişkinlerin çocuk oyunu olamaz.
Hiç bir zaman, hiç bir iktidar bu kadar az ve bu denli somut taleple karşılaşmadı.
Bu talebi karşılayın.
Kendinizi bu kadar çok sevmeyin. Biraz da insanı sevin.
Artık anlayın; insanın direnme gücü karşısında ayakta kalabilen hiç bir iktidar yok.
İnsan olmanın da korkutucu bir tarafı yok.
İktidarın geçici yürütücüleri; lütfen insan olmaktan çekinmeyin.
Tutsaklara kulak verin. Kibrinizin tutsağı olmayın.
Vücudunu açlığa yatırmış her insan, insanlığın direnci ya da ölümüdür.
Gecikmeyin.
Biz, en son âna kadar hak için, adalet için, barış için, özgürlük için konuşmaya devam edeceğiz.
Bizden bu kadar uzak kalmayın.
Üzmeyin, üzülmeyin.
Öldürerek ölmeyin.