Türkiye Edebiyatı ve genelde Tarihi'nin önemli simalarından, eserlerinden hala feyiz alınan değerli yazarlarından Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın da birilerini rahatsız ettiği anlaşılıyor... İl Özel İdaresi'ne ait, İstanbul'un Prens Adaları'ndan, Halki (Heybeli) adasındaki Hüseyin Rahmi Gürpınar Ev - Müze'si, her zaman olduğu gibi önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'ne devir edildi; şimdi de bazı kaynaklara göre mesleki kurslar açmak (!) bahanesiyle kapatılmak ve yok edilmek isteniyor. 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde, idareyi ele alan, Adalar eski kaymakamlarından, Adalar Vakfı'nın eski başkanlarından, kamu yönetimi dersi veren, Dr. Mustafa Farsakoğlu ve ekibi; bugüne değin kültürel-sanatsal etkinliklere, müzeciliğe, kültür-tabiat varlıklarının korunmasına ve çok kültürlü - çok kimlikli ama birlikte ve kaliteli yaşama konularında hassasiyet göstermesiyle göze çarptı. Bu konuda, eski arkadaşları, Adalar Vakfı'nın bugünkü Başkan'ı, Sayın Halim Bulutoğlu ve yakın mesai arkadaşları kayda değer bir çaba, emek ve çalışma harcadılar. Şimdi Hükümet’in bu tasarrufuyla, başta Kınalı olmak üzere Ada kıyıları işgaline karşı mücadele, Yassı ve Sivri adaların imara açılmaması, Adalar’da özel mülkiyete ait bazı (!) evlerin işgal ve gaspına engel olunma gibi konularda olduğu gibi, Belediye’nin bu çalışmalarına set çekilmek isteniyor. Adalar Vakfı Başkanı, Sayın Halim Bulutoğlu, Hüseyin Rahmi Gürpınar Ev-Müzesi'nin de yok olma tehlikesi karşısında, Kültür-Turizm Bakanlığı Müsteşarı'na gönderdiği bir mektupta, durumdan bahsedip, ülkemizin gündemine, Hükümet'in yanlış adım- uygulamalar hanesine yeni maddeler eklenmemesini rica ediyor...
Mektubun içeriği şöyle: Sayın Özgür Özaslan Müstaşar, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Sayın Müsteşarım, (…) Bu ev, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın, hayatının büyük bölümünü geçirdiği, eserlerini kaleme aldığı yerdir. Uzun süre metruk kaldıktan ve eşyası tar-u-mar edildikten sonra 1999-2000 yıllarında, zamanın kaymakamı, bugünün Belediye başkanı Sayın Mustafa Farsakoğlu'nun girişimi ve Adalar Vakfı'nın da sahiplenmesiyle, Müze – Ev’e dönüştürülmesi için çalışmalar başlamıştı. Evin mülkiyetine sahip olan İl Özel İdaresi, Kültür Bakanlığı, Adalar Kaymakamlığı ve Adalar Vakfı'nın ortak çalışmasıyla ev Müze’ye dönüştürülmüştü. Bakanlık ile Adalar Vakfı arasında imzalanan ve ekte sunduğum protokolle müzenin ziyarete açık tutulması, temizliği ve küçük onarımları Adalar Vakfı sorumluluğuna bırakılmıştı. Adalar Vakfı, kendi kıt olanaklarıyla ve görevlendirdiği personelle bu evi 13 yıldır ziyarete açık tutuyor ve ev-bahçe bakımını yapıyordu.
Ahşap Ev - Müze 2001 yılında açıldıktan 6 yıl sonra, boyalarının dökülmeye başlaması ve çatı-yalıtım sorunları nedeniyle, protokol gereği evin yenilenmesinin yapılması için İl Özel İdaresi'ne başvurduk, bakanlığımızı da bilgilendirdik. Gelişme sağlanamadı… 2007 yılı sonlarında, bu kez uzmanlara Teknik Rapor hazırlatıp ihtiyaçları içeren yeni bir yazıyla yenilenme başvurusunu yineledik. Yaptığımız girişimler sonucu 2009 yılında Yenilenme Projesi için İl Özel İdaresi bütçesine kaynak tahsis edildiğini öğrendik. Ancak ihale 2010 yılı içinde ve yenilenme projesinin tamamlanması da 2012 yılında bitti. Gerek bizim, gerek proje müellifi ve gerekse bakanlık, ilgili komiser müze denetçilerinin ‘(…) Müze’nin bu koşullarda ziyarete açık tutulmasının doğru olmayacağı’ yönündeki uyarılarına rağmen, bu konuda resmi bir talepte bulunulmadığı (ilgisiz kalındığı) için, sorumluluğumuz gereği müzeyi kontrollü olarak ziyarete açık tutmaya devam ettik. Restorasyon projesi 2012 yılında Koruma Kurulu’ndan onay aldı ama uygulama için yeniden bütçeye kaynak konulması gerekiyordu ve bu konudaki takiplerimiz sonucu 2013 Temmuz ayında bunun gerçekleştiğini öğrendik. Restorasyon ihalesinin yapılacağını beklerken, 3 Temmuz 2013 tarihinde Bakanlığımızdan ekteki yazıyı aldık ve şaşırdık. Müze – Ev’in İBB'nin talebi ve Bakanlık oluruyla İl Özel İdaresi tarafından İBB'ye tahsis edileceği bildiriliyordu. Ama asıl şaşkınlığı, gazete haberlerinden tahsis amacının evin müze olmaktan çıkarılıp IBB meslek kursları için kullanmak olduğunu öğrendiğimizde yaşadık. Kullanım amacı biline-biline, bu tahsis ve işlev değişikliğine kültür ve müzelerden sorumlu Bakanlığımızın nasıl onay verdiğine inanamadık. Bir yanlış bilgilenme olduğuna inanmak istiyor ve evin Müze olarak kalması için acilen müdahale etmenizi diliyoruz. Saygılarımızla arz ederiz Halim Bulutoğlu Adalar Vakfı Başkanı