"Gül hasatı zamanı..."
Gül bahçelerinde eşi, dostu bulunan Ramazan Nazlı bu yıl hasat etkinliğine katılamıyor.
"Güller diyarı Isparta'da..."
70 yaşında, yalnız yaşayan Ramazan Nazlı'nın aylık geliri "1.296 lira, emekli değil, yaşlılık aylığı".
Evinde soba var, elektrik var. Ama:
"- Elektrik beş gündür kesik.
- Eksi 3 derecedeki soğuğa rağmen, evindeki soba yanmıyor, çünkü yakacak odun ya da kömürü yok, çünkü parası yok".
1.296 lira neye yetecek ki?..
Isparta'nın ilçesi Yalvaç'ta oturan Ramazan Nazlı...
"Türkiye'nin şaha kalktığı, tüm dünyanın bizi kıskandığı, dünya politikasına yön verdiği, halkına her türlü fedakarlığı gösterdiği AKP iktidarında, 2022 yılında...
EVİNDE DONARAK ÖLÜYOR".
Dünya AKP'yi kıskansa da...
AKP iktidarı Isparta'ya, soğuk karlı günlerde beş gün boyunca elektrik veremiyor.
Tayyip Erdoğan CHP'yi eleştirirken, diyor ya:
"Sizin hayatınızda mum ve gaz lambası vardı".
Kurtuluş Savaşı dahil, on yıl o savaştan bu savaşa katılmış, harap ve bitap düşmüş ama, sonunda yeni bir devlet kurmuş bir ülkede doksan yıl öncesini hatırlatıyor.
Derler ya, "Allahın sopası yok" diye...
Doksan yıl öncesini "mum ve gaz lambası" ile eleştiren Erdoğan döneminde "2022 yılında Isparta'da insanlar mum ve gaz lambasını da" görüyor.
Soğuktan ölümü de..
Isparta Valiliği Ramazan Nazlı'nın evinde donarak ölmesiyle ilgili açıklama yapıyor:
"Sobanın kurulu olduğu ancak, kullanılmadığı tespit edilmiştir".
Kullanılmıyor çünkü, parası yok!..
Hani nerede "sosyal devlet?.."
Aynı valilik açıklamasında "Ramazan Nazlı'nın aklen malul olduğu" öne sürülüyor. Gerçekten öyle ise:
"Valilik ne işe yarıyor?.. Yalvaç Kaymakamlığı ve Belediyesi ne işe yarıyor?.. Nazlı'yı neden bir bakım evine yatırmıyorlar?.."
Devamında ihmaller birbirini izliyor.
"Yalvaç Belediye Başkanı Halil Hilmi Tütüncü, MHP'li. Son seçimde yüzde 40.81 oy oranıyla Belediye Başkanı seçiliyor.
MHP'li Belediye Başkanı Tütüncü nerede?.."
Kar yağarken, İngiliz Büyükelçisi ile yemek yedi diye, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan, Ekrem İmamoğlu'nu istifaya davet eden ve bunu defalarca dile getiren MHP lideri Devlet Bahçeli şimdi ne diyor?..
"- Kendi partisinin üyesi Tütüncü'yü de istifaya davet ediyor mu?..
- Ya da o başkanı MHP'den ihraç ediyor mu?.."
MHP'li belediyenin bulunduğu Yalvaç'ta bir insan evinde donarak ölüyor.
Belediye Başkanı nerede?..
Devlet Bahçeli nerede?..
Ya Isparta Belediye Başkanı?..
"AKP'den seçiliyor... Şükrü Başdeğirmen... Yüzde 38.04 oy alarak".
Beş gün boyunca Isparta perişan, beş gün...
Tayyip Erdoğan o perişanlığın sorumlularından biri olan Belediye Başkanı için acaba ne diyor?..
Onunla ilgili herhangi bir kararı var mı?..
Bu perişanlığı yaşayan Isparta halkı bunu unutur mu?..
Isparta beş gün elektriksiz kalınca, Enerji Bakanı Fatih Dönmez nihayet Isparta'ya gidiyor. Malum "çözdük, ettik" sözlerinden sonra Dönmez Ispartalılara:
"Hakkınızı helal edin!.."
İnsanların soğuktan öldüğü bir yerde, kimse hakkını helal etmez.
Ayrıca....
Seçim zamanı bunu da, unutmaz!..
Sadece Isparta'nın ya da ilçelerin merkezlerinde değil, kırsal alanda da, elektrik yok.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na göre:
"Yaşanan skandalın sebebi özelleştirilmiş elektrik dağıtımı ve yollar".
Kim özelleştiriyor?..
AKP!..
Beceriksizlikler ve başarısızlıklar karşısında, "onurunu korumak adına" Japonlara özgü bir tavır var:
"Harakiri" deniyor.
"O kişi intihar ediyor".
Japon tarihi "harakiri" örnekleriyle dolu.
Hatta, yakın zamanda bir kaç kişinin ölümüyle sonuçlanan depremde bir belediye başkanı...
Ya da, yine bir kaç kişinin ölümüyle sonuçlanan tren kazasından sonra Ulaştırma Bakanının intihar etmesi gibi...
Yok hayır, burada kimse intihar filan etmesin!..
"Ama bu beceriksizliğin faturasını ödesin!..
2022 yılında ne demek bir kişinin evinde donarak hayatını kaybetmesi?.. Ne demek?..
Nerede sorumluları?.."
Enerji Bakanı Fatih Dönmez'in istifa edeceğini ya da günün modasına uygun "af edileceğini hiç sanmıyorum.
Isparta ve Yalvaç Belediye Başkanlarının kendiliklerinden istifa edeceğini hiç sanmıyorum.
Erdoğan'ın üslubuyla:
"Eyyy Erdoğan!... Eyyy Bahçeli!..
O sorumlularla ilgili nasıl bir karar alacaksınız?.."
Böyle bir durumda Japonya'da harakiri yapılıyor.
Demokratik ülkelerde sorumlular istifa ediyor.
Fatura şu anda sadece Isparta Valisi'ne kesiliyor, "coronaya yakalandı" gibi, inandırıcı olmayan bir gerekçeyle görevinden alınıyor.
O da, üç, beş ana sorumludan biri ama, yetmez!..
Bir insan evinde donarak ölüyor, var mı ötesi?..
Ramazan Nazlı'nın hayatını kaybetmesi Yunus Emre dizelerine uygun bir dram:
‘Bir garip ölmüş diyeler / Üç günden sonra duyalar / Soğuk su ile yuyalar / Şöyle garip bencileyin'.
O dramın siyasal faturası elbet çıkar:
Seçimde!..
