Abbas yolcu...
Aynı zamanda kafası epey karışık...
Kim yolcu?.. Tayyip Erdoğan... İktidarına veda edeceğine artık kendisi de, inanıyor.
Kimin kafası karışık?.. Tayyip Erdoğan'ın... Söyledikleri birbirini tutmuyor.
Ya kendisinden ya da birkaç farklı yerden binlerce lira aylık alan o "emsalsiz danışmanlarından" kaynaklanan yanlışlar birbirini izliyor.
Önceki güne ait, iki taze örnek.
Kanal İstanbul'un temeline ilk adım atılırken, projenin maliyetini açıklıyor:
"Bu kanal 15 milyar dolara çıkacak."
O bu sözleri söylerken, Cumhurbaşkanlığı sitesinde "projenin maliyeti 8 milyar dolar" olarak açıklanıyor.
Aynı maliyetle ilgili olarak, Altyapı ve Ulaştırma Bakanı, yine "8 milyar dolar" diyor.
Kendi deyimiyle, "inadına" yapmaya çalıştıkları projenin maliyeti konusunda bile, kafaları karışık. Aslında bu karışıklık, proje üzerinde düzgün, bilimsel, tüm verileri gözden geçiren bir çalışma yapmadıklarının da, göstergesi.
Doğrudan kendisinin ya da danışmanlarının önceki gün ikinci yanlışı "aşı parası" ile ilgili. Erdoğan:
"Şu anda dünyanın değişik yerlerinde, Avrupa'nın en gelişmiş ülkeleri, Amerika dahil hepsi, şu Covid aşısı var ya, bu aşıyı ücretli yaptırıyor, biliyor musunuz?..
Ücret alıyorlar ücret.
İngiltere'de bugün, evet, 100 Sterlin gibi bir rakamla aşı yapılıyor.
Bizde böyle bir şey yok."
Ne?.. Diğer ülkelerde aşı parayla mı?..
Hele de, İngiltere'de 100 Sterlin mi?..
Eyvaaaah!.. Her şeyi böyle biliyor ya da ona böyle anlatılıyorsa, zaten yandık da, iyice yanmışız!..
Önce şu:
"Dünyanın hiçbir ülkesinde, söylediği gibi, ne Avrupa'nın gelişmiş ülkelerinde, ne Amerika'da aşıyı parayla yapan tek bir ülke yok!..
Hepsi aşıyı halkına bedava yapıyor."
İngiltere örneğine gelince:
Dünkü kur üzerinden bir Sterlin 12 lira 17 kuruş. 100 Sterlin 1.217 lira yapıyor.
"Kendi hesabına göre, İngiltere kendi yurttaşına bir aşıyı 1.217 lira karşılığında yapıyor!.."
Ne var ki...
Ancak...
"İngiltere'de de aşı bedava."
İngiliz Sağlık Bakanlığı ya da İngiliz Dışişleri Bakanlığı nezaket gösteriyor, bir açıklama yapmıyor, resmi açıklama yerine, yanıt İngiliz Haber kanalı, BBC'den geliyor:
"İngiltere'de Covid - 19 aşı programı ücretsiz olarak yürütülmektedir."
Geriye dönük, başka örneklere bakınca, Erdoğan'ın sözü aslında normaldir.
Malum, "AKP'den önce ambulans yoktu, buzdolabı yoktu, İstanbul, Ankara, İzmir hava alanları yoktu, şurada burada üniversite yoktu", vs.
Her fırsatta kendi propagandasını yapmak sevdası, aşırı büyüklük duygusu, artık sık sık duvarlara çarpıyor.
Biz alıştık da, ele, güne ayıp oluyor!..
Bu alışılmış yanlışların ötesinde, iktidardan gideceğine artık kendisi de, inanıyor gibi.
Kanal İstanbul ile ilgili olarak, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu birkaç gün önce açıklamada bulunuyor:
"Hiçbir şirket Kanal İstanbul ihalesine girmesin, biz iktidara geldiğimizde size ödeme yapmayacağız, parasını vermeyeceğiz."
Erdoğan bu sözlere çok kızıyor:
"Devlet adabını hiçe sayarak, akıllarına ne gelirse, söylüyorlar. Yatırımcıları tehdit ediyorlar. Bankaları, hızlarını alamayıp projeye ilgi duyan ülkeleri tehdit ediyorlar.
Devletlerde devamlılık esastır, buunlar devlet terbiyesi de görmediler. Sizler devlet yönetimine nasıl talipsiniz, söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla alırlar. Devlet yönetimi nedir, haberleri yok."
Arada, her zamanki gibi, hakaret de var ama, orasını geçiyorum.
İki cümle var ki, asıl onlar önemli:
"Devletlerde devamlılık esastır...
Söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla alırlar."
Belli, Abbas artık yolcu...
Ne diyor?..
"Devletlerde devalılık esastır."
Yani:
"Ben iktidardan gidiyorum ama...
Devlette devamlılık esastır..."
Benden sonra o parayı ödemek zorundasınız!.."
O zorunluğa örnek olarak, uluslararası tahkimi gösteriyor.
İktidarının sonuna doğru, kafası iyice karışıyor.