Srebrenitsa Katliamı'nda yaşamını yitirenler İzmir'de anıldı

İnsanlık tarihinin trajedilerinden biri olan Srebrenitsa Katliamı'nda yaşamını yitirenler İzmir'de anıldı. Konak Belediyesi'nin Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde düzenlediği anmaya çok sayıda vatandaş katıldı. Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, "Bugün de dünyanın herhangi bir yerinde bu acının yeniden yaşanmaması için barışa, kardeşliğe, dayanışmaya ihtiyaç var. Özgürlüğün, barışın, kardeşliğin hâkim olacağı daha yaşanılır bir dünya; bunu sağlamalıyız" dedi.

Alsancak’taki Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde bugün yapılan anmaya, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur'un yanı sıra CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, Gültepe Makedonya Göçmenleri Derneği Başkanı Birol Özkardeşler, Konak Kent Konseyi Başkanı Hamit Mumcu, Balkan dernekleri temsilciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

"Srebrenica-Unutmadık, Unutmayacağız" yazılı pankartın açıldığı anma töreninde bir konuşma yapan  Batur, "Bugün burada, Balkan tarihinde, 2. Dünya Savaşı sonrası Avrupa'daki en büyük insanlık trajedisi olan Srebrenitsa katliamını anmak için bir araya toplandık. Çeyrek asır geçse de bir milletinin dinmeyen acısına ortak olmak, acımadan katledilen binlerce insanı anmak için buradayız. 8 bin 372 canı kaybettiğimiz Srebrenitsa katliamının üzerinden tam 27 yıl geçti. Hâlâ yakın tarihin kanayan yarası olarak içimizi yakıyor. Binlerce Boşnak'ın katledildiği bu soykırım, büyük bir utanç, büyük bir insanlık suçu olarak tarihe yazılmıştır. Sadece üç günde binlerce erkek, kadın ve çocuk katledildi. Ancak sadece 6 bin 500 kurbanın kimlikleri tespit edilebildi. Binden fazla soykırım kurbanının cenazesi hâlâ bulunamadı" dedi.

"Özgürlüğün, kardeşliğin hakim olacağı daha yaşanılır bir dünya sağlamalıyız"

Başkan Batur, ailelerin acısının tüm sıcaklığıyla devam ettiğini belirterek şunları söyledi:

"Mavi kelebek hikayesi Srebrenitsa kentinde yazıldı. Özgürlük, sonsuzluk, acı ve gözyaşının adı artık mavi kelebek oldu. Kelebekler narinliği, zarafeti ve özgürlüğü, mavi ise sonsuzluğu, denizi, gökyüzünü simgeler. Aileler, yakınlarını bulmak için mavi kelebekleri takip etti. Bu, benim bugüne kadar duyduğum en yürek yakan gerçeklerden biri. Ne acıdır ki birçok aile ferdi, 27 yıldır yakınının sadece az sayıda kemiğini, 'en azından bir mezar taşı olsun' diyerek toprağa veriyor. Bu sene 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'na 50 kişi daha defnedilecek. 50 aile, yakınlarına ulaşarak bir nebze olsun acısını hafifletecek. Bugün burada, Bosna-İzmir arasında insanlık koridoru oluşturarak nice insanı kurtaran İzmir’in önemli sanayicilerinden, Bosna-Hersek eski Fahri Konsolosu ve Karşıyaka Belediyesi eski başkanlarından Kemal Baysak’ı da sevgi ve saygıyla anmak isterim. İyiliksever, babacan kişiliğiyle İzmir’in gönlünde taht kuran değerli Kemal Abi’m nurlar içinde uyusun. Kemal Abi, Bosna Savaşı sırasında dünyanın izlediği bu trajediye seyirci kalmayan insanlardandı. Sevgi, barış ve dayanışmanın her sorunu çözebileceğini, her yarayı sarabileceğini anlatan, savunan insanlardan biriydi.

İşte bugün de dünyanın herhangi bir yerinde bu acının yeniden yaşanmaması için barışa, kardeşliğe, dayanışmaya ihtiyaç var. Özgürlüğün, barışın, kardeşliğin hâkim olacağı daha yaşanılır bir dünya; bunu sağlamalıyız. Bunun için buradayız, Srebrenitsa'da gerçekleştirilen katliamın acısını, paylaşıyor ve kaybettiğimiz Boşnak kardeşlerimizi saygıyla bir kez daha anıyorum."

"İnsanlıkla alakası olmayan bütün katliamları lanetliyoruz"

Konak Kent Konseyi Başkanı Hamit Mumcu da "Srebrenitsa katliamı, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa'da gerçekleşen en büyük toplu insan kıyımı olması yanı sıra hukuksal olarak ilk belgelenmiş soykırım olması açısından da önemlidir. Ancak ne var ki bu soykırımı yargılayanlar da bir zamanlar bu katliama seyirci kalan ve bizzat savaşı kışkırtan emperyalistlerden başkası değildir. Bizler faşizme, katliamlara, baskılara karşın ne olursa olsun barışı, kardeşliği, dayanışmayı savunuyor, insanlıkla alakası olmayan bütün katliamları lanetliyoruz" diye konuştu. 

Anma etkinliği, konuşmaların ardından katliamda hayatını kaybedenler anısına denize karanfil atılmasıyla sona erdi. (ANKA)