Borsa endekslerinin bundan sonraki seyrine yönelik iki olasılık var: ya son günlerdeki yatay hareketten sonra düşüş başlayacak...
Dün, son iki haftada ABD ekonomisinden gelen kötü verilere rağmen borsaların neden gerilemediği üzerine yazmıştım. Bugün ise bunun ne kadar devam edeceği, bundan sonra borsalarda ne tür hareketler görebileceğimiz üzerine düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.Ama önce bir ekleme yapmama izin verin. İşte size dünkü yazıya konu olan gelişmelere bir örnek daha. Dün öğleden sonra ABD’de işsizlik başvuruları verisi beklenenin üzerinde geldi ve son üç ayın en yüksek düzeyine ulaştı. Buna rağmen, Amerikan borsa endekslerindeki gerileme çok sınırlı kaldı. Hatta Dow Jones endeksi neredeyse düşmeden kapandı. Yeni Normal Borsa endekslerinin bundan sonraki seyrine yönelik iki olasılık var: ya son günlerdeki yatay hareketten sonra düşüş başlayacak; ya da Amerikan endeksleri hareketli ortalamaların üzerine çıkıp yükseliş hareketine devam edecekler, diğer borsalar da onları izleyecek. Bu yazıyı okuyan kişi ben olsam “Bu muydu söyleyeceğin?” deyip burada bırakır, devamını okumayabilirdim. Ama siz öyle yapmayın. Tabii ki; bir tahminim var… Bugünlerde olan şey bütün piyasaların (hisse senedi, altın, forex, petrol vb.) yeni normale alışma çabaları olabilir. Düşünsenize, iki ay öncesine kadar kesintisiz gerileyen euro/dolar paritesi ortada hiçbir gelişme yokken; yüzde 10 yükseldi ve 1.32’ye çıktı. Alışkın olduğumuz şey parite yükselirken petrol ve altın fiyatlarının da yükselmesi ama öyle olmadı. Son aylarda ekonomik verilerle paralellik gösteren borsa endeksleri, son iki haftadır bu ilişkiyi bozdu; kötü verilere rağmen gerilemiyorlar. Biz IMKB endeksleri ortada bu yükselişe zemin hazırlayacak bir ekonomik gelişme yokken tarihi rekorlar kırdı. Yanlış anlaşılmasın; Türkiye’de hisse fiyatlarının yükselişinin bir mantığı tabii ki var; gerçekten beklenenden hızlı toparlandık ama, endekse rekorlar kırdıracak kadar değil bence. Son günlerde YAŞ toplantılarındaki sürpriz gelişmelerin, borsa üzerinde neredeyse hiç etki yapmadığını görmek de ilginç. Bunlar on yıl önce olsaydı, ekonomide ve piyasalarda gerilim zirve, endeksler dip yapardı. Fakat yine de ben referanduma kadar hisse senedi piyasasından uzak durulması gerektiğini düşünüyorum. Bu, borsanın düşeceğine inandığımdan değil, bu riski almayı gereksiz gördüğümden. Fiyatlar en yüksek düzeyine çıkmışken alım yapmak ya da bunu önermek benim mantığıma ters. Sonrası için şimdiden yorum yapmak erken olur. Dönelim dışarıya, bundan sonraki günlerde dış piyasalardaki olumlu gelişmelerin bizi fazla etkilemeyeceğini, fakat olumsuz gelişmelerin kötü etkileyeceğini göreceğimizi düşünüyorum. Onlar İşte bu kısmı daha zor. Dün sıraladığım faktörlerin tamamının hala geçerli olduğunu düşünüyorum. Bunlardan biri, piyasalar yükseliş trendindeyken kötü haberlerin göz ardı edilebileceğini söylüyordu. Öyleyse, “bunca kötü veriye rağmen düşmeyen Amerikan endeksleri, yükselmeye devam edecek” diyebilir miyiz? Ben bu konuda kötümserim. İki satır yukarıdaki soruya “Evet” diyenler nedeniyle yüzde 3-5 civarında yükselişten sonra, son günlerde gelen kötü verilerin devamını göreceğimiz ve bilanço beklentileri bittiği için dış piyasalarda bir düşüş başlayacağını, borsa endekslerinin ve petrol fiyatının gerileyeceğini, doların diğer paralara karşı yeniden güçlenmeye başlayacağını düşünüyorum. Bunlar benim gördüklerim. İyi tatiller…