D_Masthead_970x250

Siyasette barışmayı bilmeyen kavga etmemeli!

Siyasette barışmayı bilmeyen kavga etmemeli!
Akşener geri dönmeseydi, iyi mi olurdu? Hayır

Meral Akşener hakkında iki gün önceçok ağır bir yazı yazmıştım.Bu yazım burada duruyor,geri çekmiyorum.Çünkü "siyasetçi Akşener"egüvenmiyorum. Bu güven sorununu, aylardır büyük umut bağlanan Altılı Masa’dan, kavgada bilesöylenmeyecek laflarla koparak Akşener’in kendisi yarattı. Peki gelinen noktaya, yani Akşener'in masaya geri dönmesine gelince...Olumlu karşılıyorum.Evet öyle.Meral Akşener geri dönmeseydi,bu geri adımı atmasaydı, ve bu açıdan Kılıçdaroğlu'nun altı özellikle çizilmesi gereken politik kıvraklığı olmasaydı,bu olumlu gelişme yaşanmazdı.Demirel'i o sözü aklıma geliyor:

Siyasette barışmayı bilmeyenkavga etmemeli!

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Başkanı Mansur Yavaş ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ardından yeniden Altılı Masa'ya döndü.

Akşener geri dönmeseydi,iyi mi olurdu?Hayır.Kılıçdaroğlu'nun adaylığınahayır deseydi, iyi mi olurdu?Hayır.Çünkü, birinci öncelik Erdoğan'ın Türkiye'nin başından 14 Mayıs'ta gitmesidir.Türkiye eğer seçim sandığındabu hedefe varabilirse, bu gelişme demokrasi adına alkışlanması gereken bir adım olur.Ama unutmayın!Demokrasinin inşa süreciancak Erdoğan sonrası görülür.İşte, o sonraki süreçteMeral Akşener'e güvenemiyorum.Şimdi bunu geçiyorum.Birinci öncelik,Kemal Kılıçdaroğlu'nucumhurbaşkanı seçtirmektir.Bunun için güçlerimizi birleştirmek, el ele olmak zorundayız.Sayın Kılıçdaroğlu;yolunuz açık olsun, yanındayız.

Hasan Cemal kimdir?

Hasan Cemal 1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1965 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Gazeteciliğe 1969 yılında Ankara’da haftalık Devrim dergisinde başladı. Yeni Ortam dergisi, Anka Ajansı ve Günaydın gazetesinde çalıştıktan sonra 1973 yılında Cumhuriyet gazetesine girdi. 1979 - 1981 yılları arasında Ankara Temsilciliği yaptı. 1981-1992 yılları arasında Cumhuriyet Gazetesini Genel Yayın Yönetmeni olarak yönetti. Cumhuriyet gazetesi Cemal'in yönetimindeyken 1986’da Sedat Simavi Ödülü’nü kazanarak "yılın gazetesi" seçildi. 

1992-1998 yılları arasında Sabah gazetesinin birinci sayfa yazarlığını yaptı. 1998'den 2013'e kadar yaklaşık 15 yıl boyunca Milliyet gazetesinde yazdı. Nokta dergisi 1989 Doruktakiler ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti köşe yazısı ödüllerini kazandı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 2004 yılında da "Araştırma" ödülünü Hasan Cemal'in çalışmalarına verdi. 

28 Şubat 2013'te Milliyet'in manşetinde yayımlanan "İmralı Zabıtları"nın yayınını savunduğu için dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın tepkisine hedef oldu. Milliyet yönetimi, "Başbakan'ı ve medya sermayesini sorgulamaktaki ısrarını" gerekçe göstererek yaklaşık 15 yıldır yazdığı gazetedeki köşesini kapattı. 

Milliyet ile yolları ayrıldıktan sonra yaptığı röportajlar ve kaleme aldığı yazılar, bağımsız internet gazetesi T24'te yayımlandı. Türkiye medyasının en etkili ve kıdemli isimlerinden olan Hasan Cemal, Mart 2013’ten beri T24’te yazıyor. Harvard Üniversitesi Nieman Gazetecilik Vakfı Louis M. Lyons Gazetecilikte Vicdan ve Dürüstlük Ödülü'nü "hayatı boyunca basın özgürlüğünü savunmak için gösterdiği çaba nedeniyle" 2015 yılında Hasan Cemal'e verdi. Cemal, Türkiye'de bu ödülü alan ilk gazeteci oldu. 

Bir dönem Bilgi Üniversitesi’nde "Medya ve Politika" dersleri veren Hasan Cemal’in yayımlanmış 13 kitabı, tarih sırasıyla şöyle: 

Tank Sesiyle Uyanmak (1986)

Demokrasi Korkusu (1986)

Tarihi Yaşarken Yakalamak (1987) 

Özal Hikâyesi (1989)

Kimse Kızmasın Kendimi Yazdım (1999)

Kürtler (2004)

Cumhuriyet'i Çok Sevmiştim (2005)

Türkiye'nin Asker Sorunu (2010)

Barışa Emanet Olun (2011)

1915: Ermeni Soykırımı (2012)

Delila - Bir Genç Kadın Gerilla'nın Dağ Günlükleri (2014)

Çözüm sürecinde Kürdistan Günlükleri (2014)

- Hayat İşte Böyle Geçip Gidiyor (2018)

- Hasan Cemal'in "Zamane Diktatörleri" adını taşıyan basılmamış bir kitabı daha var.

 

İlgili İçerikler