“Arap’ın Acem’e, Acem’in de Arap’a üstünlüğü yoktur...”
Hz. Muhammed’in Veda Hutbesi’nde hiçbir milletin diğerinden üstün olmadığını vurgulamak için söylediği bu söz, Kürt sorununun çözümü konusunda hayli sıcak gelişmelerin yaşandığı bu günlerde çözümün iki ucunda duran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Öcalan’ı buluşturdu.
Nasıl mı?
Anlatmaya çalışayım:
BDP’li Altan Tan, Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan’ın 23 Şubat Cumartesi günü gerçekleştirdikleri 2. İmralı ziyareti, barışın tesisi açısından yeni bir aşamaya geçildiğinin göstergesi...
Çünkü taraflar, Oslo görüşmesi sırasında veya ilk İmralı ziyareti sonrasındaki “ketum” tutumunu bir yana bırakmış görünüyor. Özellikle BDP kurmayları, net bir dille “sürecin şeffaf yürümesi için azami çaba sarfedeceğiz” diyerek, cumartesi gününden bu yana gazete manşetlerini süsleyen bilgi ve ayrıntıları basın mensupları ile paylaşmaktan hiç imtina etmiyor.
Ancak özellikle İmralı’ya giden milletvekillerinden birinin Öcalan’dan getirdiği bir mesaj, çok dikkat çekici...
Kürt siyasetinin mütedeyyin isimlerinden BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Öcalan ile görüştükten iki gün sonra, 25 Şubat Pazartesi akşamı CNN Turk’te Ahmet Hakan’ın konuğu oldu. Tan Öcalan’ın kendilerine verdiği mesajları anlatırken, şunları söyledi:
“ Öcalan, iki yerde dini referanslarda bulundu. Öncelikle ‘millet’ kavramını anlatırken, İslam enternasyonalizminden bahsetti. Yani Türk İslamcılığının yanlış olduğunu söyledi. İkincisi de Peygamber Efendimizin ‘Arap’ın Acem’e bir üstünlüğü yok’ Hadis-i Şerif’ine atıfta bulundu.”
Öcalan’ın BDP heyetine hatırlattığı bu Hadis-i Şerif, Hz. Muhammed’in Veda Hutbesi’nden alıntı. Hadis-i Şerif’in tamamı şöyle:
“Soylarla övünülmez. Araplar, Arap olduklarından Acemlerden; Acemler de, Acem olduklarından Araplardan üstün sayılamazlar. Çünkü Allah katında en yüce olanınız, ona karşı gelmekten en fazla kaçınanınız (en takvalınız)dır. Ey insanlar dikkat ediniz! Rabbiniz tektir. Arabın, Arab olmayana, Arab olmayanın Arab'a, siyahın kırmızıya, kırmızının siyaha, takvadan öte, hiçbir üstünlüğü yoktur. Şüphesiz Allah Teala katında en üstününüz, Allah Teala'dan en çok korkanınızdır.”
(Müsned-i Ahmed b. Hanbel, 5/411)
Öcalan’ın böylesine İslami bir referans üzerinden “millet” kavramını açıklamaya çalışması, kuşkusuz AK Parti’ye de muhafazakar kamuoyuna da bir mesaj... Çünkü, Öcalan’ın PKK’yi yıllarca katı bir laiklik anlayışıyla yönettiği biliniyor. Dolayısıyla, çözüm sürecinin başında özellikle yeni anayasadaki “vatandaşlık” tanımının çokça tartışma çıkardığı bir ortamda, “millet” kavramını böylesine dini bir referansla açıklamaya çalışmasını bir yere not etmek gerek...
Şimdi gelelim, asıl ilginç duruma...
Öcalan’ın Hz. Muhammed’in milletlerin eşitliği üzerine söylediği sözlerden birkaç gün sonra, Başbakan Erdoğan Meclis’teki Grup Toplantısı’nda haftalık konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktı. Erdoğan konuşmasının önemli bir bölümünü İmralı ile görüşmeler, PKK’nin sınır dışına çıkması ve “millet” tarifine ayırdı. Türk Antropoloji Enstitüsü’nün Mustafa Kemal ve İsmet İnönü’nün de imzası ve rızasıyla “Türklük” ispatı için kafatası ölçümleri yaptığına işaret eden Erdoğan, “Millet tarifi bu mu?” diye sordu. Ve sonra da tıpkı Öcalan gibi, Erdoğan da “millet” kavramına bakış açısını anlatmak için aynı Hadis-i Şerif’i kullandı:
“Rabbim, sizi boylar halinde, kabililer halinde yarattık ta ki tanışasınız diye buyuruyor. Ardından devam ediyor, Allah katında üstünlük takvadadır, yani Allah’a yakın olmak, ondan sakınmaktadır. Şu ırk şu ırka üstündür demiyor, şu kabile şu kabileye üstündür demiyor, hepiniz çamurdansınız, birsiniz, tanışasınız diye sizi farklı yarattık diyor. Aynı şekilde sevgililer sevgisi Peygamberimiz Veda Hutbesinde, Arap’ın Aceme, Acemin de Arap’a üstünlüğü yoktur diyor.”
Böylelikle Hz. Muhammed’in bu sözleri, birkaç gün arayla önce Öcalan’ın ağzından sonra da Başbakan Erdoğan’ın ağzından “millet” kavramını anlatmak için kullanılmış oldu.
Bu ilginç “tesadüf”ü arayıp Altan Tan’a sordum...
Tan da Erdoğan’ın konuşmasında “millet” kavramı ile ilgili Öcalan ile aynı vurguyu yapmasını dikkate değer bulmuş. Altan Tan, “Ortada bir ‘mesajlaşma’ olabilir mi?” soruma ise ise şu yanıtı verdi:
“Böyle birşey söylemek, çok zorlama olur. Ben böyle bir yorumda bulunamam. Ama aynı Hadis-i Şerif’i örnek vermeleri çok doğal. Bu coğrafyada herkes aynı kültürel ve dini referanslarla yoğruldu. Aslında Hz. Muhammed, ‘Arap’ın Acem’e üstünlüğü yok’ derken, yalnızca bildiğimiz anlamda Acemleri kastetmiyor. Acem, o dönemde Arap olmayan tüm kavimler için kullanılan bir sözcük. Yani Hz. Peygamber tüm halkların eşitliğinden ve birliğinden söz ediyor.”
İlginç zamanlardan geçiyoruz, vesselam...